Bu sitenin tüm hakları Andis Hukuk'a aittir.

Andis Hukuk & Danışmanlık İstanbul Ofisi (0212) 571 19 31
https://g.co/kgs/9FKrPBN
https://andishukuk.com/
Haksız Rekabet Davalarında Zamanaşımı MADDE 60:
0

Haksız Rekabet Davalarında Zamanaşımı MADDE 60:

56 ncı maddede yazılı davalar, davaya hakkı olan tarafın bu hakların doğumunu öğrendiği günden itibaren bir yıl ve her hâlde bunların doğumundan itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Şu kadar ki, haksız rekabet fiili aynı zamanda 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu gereğince daha uzun dava zamanaşımı süresine tabi olan cezayı gerektiren bir fiil niteliğinde ise, bu süre hukuk davaları için de geçerli olur.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/4742 E. , 2020/2147 K.
“…
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 05/04/2016 gün ve 2014/820 - 2016/265 sayılı kararı bozan Daire'nin 10/05/2018 gün ve 2016/9937 - 2018/3433 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirket aleyhine Parkes unvanının haksız kullanımı nedeniyle kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesi talebiyle dava açılmasından sonra davalı şirketin davacı unvanına vaki tecavüzün ortadan kaldırılmasını teminen unvanını Parkesco şeklinde değiştirdiğini, böylece mahkemece davalı şirket unvanında yer alan Parkes sözcüğünün dava tarihinden sonra 04/10/2011 tarihli genel kurulda Parkesco olarak değiştirildiği, dolayısı ile haksız rekabet teşkil eden sözcüğün unvandan çıkarılması ile davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, davalı şirketin ticaret unvanını değiştirmiş olmasına rağmen halen Parkes unsurlu eski unvanını kullanmaya devam ettiğini, davacı şirketin eski yönetim kurulu üyesi halen ortağı olan davalı ...’nin de ayrıldığı davacı şirkete ait anlaşma, proje ve benzeri evrakları kullanarak davacı aleyhine haksız rekabette bulunduğunu, davalıların kalitesiz uygulamaları neticesinde oluşan olumsuz intiba ve davalı kullanımının davacının ticari unvanı ile iltibasının davacıya zarar verdiğini, kaybettiği işlerin bulunduğunu ileri sürerek, davalıların haksız rekabetinin yarattığı zararın tespiti suretiyle belirlenecek miktardan şimdilik 50.000,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir. Yargılama sırasında talebini yükseltmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kabulüne, davalıların, davacı şirketin ticaret unvanına yönelik haksız rekabette bulunduklarının tespiti ile 223.490,77 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline dair verilen kararın davalılar vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce bozulmuştur.
Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 38,50 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 477,45 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, 27/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”

  Avukat   -   Makaleler
0 0
0 yanıt   -  

Avukatlara soru sormak için