Bu sitenin tüm hakları Andis Hukuk'a aittir.

Andis Hukuk & Danışmanlık İstanbul Ofisi (0212) 571 19 31
https://g.co/kgs/9FKrPBN
https://andishukuk.com/
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 1999/155 E. , 1999/497 K.
0

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 1999/155 E. , 1999/497 K.

Vergi Dava Daireleri Kurulu 1999/155 E. , 1999/497 K.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 1999/155
Karar No: 1999/497

Temyiz Eden: ... Anonim Şirketi
Vekili: ...
Karşı Taraf: ... Vergi Dairesi Müdürlüğü

İstemin Özeti: 1995 yılına ilişkin işlemleri incelenen davacı şirketin bir kısım emtia alımlarını içeriği itibarıyla yanıltıcı belgelere dayandırdığı ve satın aldığı vasıtaya ait katma değer vergisini indirim konusu yaptığı saptanarak söz konusu indirimler matraha alınmış ve adına 1995 yılının çeşitli dönemleri için ikmalen ve resen kusur ve kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen ... Vergi Mahkemesi, ... günlü ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla davayı reddetmiştir.
Yükümlü kurumun temyiz istemini inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi, 18.6.1998 günlü ve E:1998/359, K:1998/2645 sayılı kararıyla; akaryakıt istasyonu işleten yükümlü şirketin 1995 yılında akaryakıt taşımacılığında kullanılan tankerler için satın alınan lastik faturalarında yer alan katma değer vergisiyle, cip alımına ilişkin faturanın gider gösterilerek katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı yolundaki hüküm fıkralarında yasaya aykırılık görülmediği, yükümlü şirketin akaryakıt satışını artırabilmek için belli miktarlarda yakıt alan sürücülere promosyon olarak cam ürünler dağıttığı, bu ürünleri 9 ayrı kişiden satın aldığı, bu şahıslardan birinden alınan fatura asılları ile suretlerinin farklı olduğunun tespiti ile nedeni sorulduğunda, fatura düzenleyicisinin çelişkili ifadeler verdiğinin anlaşıldığı, ayrıca dosyaya sunulan fotograflardan promosyon ürünlerinin dağıtıldığına dair bez ilanların da görülmesi karşısında, mahkemece yazılı gerekçeyle verilen kararda isabet bulunmadığı gerekçesiyle mahkeme kararının lastik ve cip alımlarına ait faturalardaki katma değer vergilerinin indirime konu edilemeyeceği yolundaki hüküm fıkralarına yönelik temyiz isteminin reddine, promosyon ürünleri alımına ait faturalardaki katma değer vergilerinin indirimi yönünden bozulmasına karar vermiştir.
Bozma kararına uymayan ... Vergi Mahkemesi, ... günlü ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; promosyonda kullanılmak üzere satın alınan cam ürünlere ilişkin alımlardan sadece bir şahıstan yapılanın eleştirildiği, bu şahsın davacı şirket adına düzenlediği 2 adet faturanın anılan şahsın işini terk ettiği tarihten sonraya rastladığı, faturaları kendisinin düzenlemediğini beyan ettiği, fatura nüshalarının farklı olduğu, mükellefin iş hacminin bu faturalardaki tutar kadar emtiayı alıp satmaya yetecek durumda bulunmadığının tespit edildiği, tarhiyat aşamasındaki ifade değişikliğinin dikkate alınamayacağı gerekçesiyle ilk kararın söz konusu hüküm fıkrasında direnmiştir.
Israr kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiş ve eleştiri konusu yapılan faturaların gerçek bir emtia alımı sonucu düzenlendiği bu nedenle, söz konusu belgelerde gösterilen katma değer vergisinin indirilmesinin yasaya aykırı olmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi ...'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ısrar kararının bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı ...'in Düşüncesi: Davacı şirketin 1995 yılına ilişkin hesaplarının katma değer vergisi yönünden incelenmesi sonucunda 1995 yılında satın aldığı ve binek vasıtası olarak kullandığı cipe ilişkin olarak indirim konusu yaptığı katma değer vergisi ile ...'dan yaptığı lastik alımları ve ...'tan promosyon alımları nedeniyle indirim konusu yaptığı katma değer vergilerinin reddedilmesi suretiyle salınan kusur ve kaçakçılık cezalı katma değer vergisine karşı açılan davanın reddine ilişkin ... Vergi Mahkemesi kararının cip alımına ilişkin kısmı ile ... alınan lastik alımına ilişkin kısmı Danıştay 9 ncu Dairesinin 18.6.1998 gün, E:1998/359, K:1998/2645 sayılı kararı ile onararak kesinleşmiş ... alınan promasyon ürünlerine ilişkin kısmı ise bozulmuş olup ... Vergi Mahkemesinin, ... alınan faturaların gerçek olmayan alımlar karşılığında mal bedeli ve katma değer vergisi ödemesi yapılmadan, ödenecek katma değer vergisini düşük tutmak amacı ile kullanılan sahte ve yanıltıcı faturalar olduğu yolunda verilmiş ilk kararında direnmesi üzerine yükümlü, söz konusu direnme kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
Danıştay 9 ncu Dairesinin 18.6.1988 gün, E:1988/359, K:1998/2645 sayılı kararında yer alan düşüncemizde yazılı gerekçe ile temyiz isteminin reddi ve temyiz konusu direnme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
1995 yılına ilişkin işlemleri incelenen davacı şirketin promasyon olarak dağıttığı ürünlerin bir kısmının alışlarının içeriği itibarıyla yanıltıcı belgelere dayandığından bahisle, bu belgelerde yer alan katma değer vergilerinin indirim kabul edilmeyerek 1995 yılının çeşitli dönemleri için salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisine karşı açılan davanın reddi yolundaki ısrar hükmü, yükümlü kurum tarafından temyiz edilmiştir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29 uncu maddesinde vergi indirimi ile ilgili düzenlemelere yer verilerek indirim şartları kurala bağlanmıştır. 213 sayılı Yasanın 3 üncü maddesinde vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve olaya ilişkin işlemlerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği ancak, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan tanık ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı belirtilmiştir.
Bu kural, işlemlerdeki maddi ve hukuki ilişkinin gerçek mahiyetinin de araştırılmasını gerektirmektedir.
Davacının, otomobil bayiliği yanısıra akaryakıt ve servis istasyonu işletmeciliği de yaptığı, akaryakıt ürünlerinin pazarlanması sırasında satışlarını artırabilmek için belli tutarda alım yapan müşterilerine promosyon olarak cam ürünler verdiği tartışmasızdır.
Yükümlü kurum, vergisi uyuşmazlık konusu dönemde 9 ayrı şahıs ve firmadan toplam ... lira tutarında 491.695 adet promosyon ürünü alarak bu alımlar sırasında ödediği katma değer vergilerini indirim konusu yapmıştır. İnceleme elemanı; bu alımlara ait faturaların düzenleyicilerinden birini eleştirmiş ve bu kişinin düzenleyerek davacıya verdiği fatura aslı ile kendisinde kalan nüshaların düzenleme tarihi, miktar ve alıcılarının farklı olması nedeniyle anılan belgelerde gösterilen katma değer vergisinin indirimini kabul etmemiştir.
Fatura düzenleyicisinin konuya ilişkin olarak inceleme elemanına verdiği ifadede, ilgili yılda işleriyle pek ilgilenemediğini, işlerini elemanının takip ettiğini, işini terk ettiği sırada 19 adet faturanın alt nüshasının boş bırakıldığını ve asıllarının alınmış olduğunu gördüğünü vergi dairesinin faturaları iptal etmek için istemesi üzerine bu faturaları da satış yapmış gibi ...- ... lira arasında değişen tutarlarda doldurduğunu, bu fatura asıllarından iki adedinin yükümlü firmaya düzenlendiğini elamanından öğrendiğini belirtmiştir. Fatura düzenleyicisinin ticari ilişki sonucunda doğacak katma değer vergisini ödemekten kaçınmak amacıyla yasaya aykırı davranışından yükümlünün sorumlu tutulabilmesi için katma değer vergisinin ödenmediğinin hukuken geçerli bir şekilde kanıtlanması gereklidir.
İnceleme elemanı tarafından yasaya uygun maddi ve hukuki ilişkinin gerçek mahiyetinin de araştırılmasına gidilmediği anlaşılmaktadır. Nitekim fatura düzenleyicinin adli yargı yerinde verdiği ifadede ve vergi dairesine verdiği dilekçede söz konusu emtiayı davacıya sattığını, faturada yazılı bedellerini tahsil ettiğini, faturanın aslı ile nüshasındaki farklılığın emtianın spot piyasadan faturasız alınması nedeniyle meydana geldiğini belirtmiştir.
Bu durumda, sözü edilen faturaların gerçeği yansıtmadığı sonucuna ulaşmak mümkün olmadığından, ısrar hükmünde yasaya uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile ... Vergi Mahkemesinin ... günlü ve E: ..., K: ... sayılı kararının söz konusu hüküm fıkrasının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri yönünden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına, 26.11.1999 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

X - K A R Ş I O Y
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ısrar kararının bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden istemin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.

  Avukat   -   Danıştay Kararları
0 0
0 yanıt   -  

Avukatlara soru sormak için