Bu sitenin tüm hakları Andis Hukuk'a aittir.

Andis Hukuk & Danışmanlık İstanbul Ofisi (0212) 571 19 31
https://g.co/kgs/9FKrPBN
https://andishukuk.com/
Tescil ve İlanın Üçüncü Kişilere Etkisi Madde 36-37:
0

Tescil ve İlanın Üçüncü Kişilere Etkisi Madde 36-37:

Ticaret sicili kayıtları nerede bulunurlarsa bulunsunlar, üçüncü kişiler hakkında, tescilin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği; ilanın tamamı aynı nüshada yayımlanmamış ise, son kısmının yayımlandığı günü izleyen iş gününden itibaren hukuki sonuçlarını doğurur. Bu günler, tescilin ilanı tarihinden itibaren işlemeye başlayacak olan sürelere de başlangıç olur. Bir hususun tescil ile beraber derhâl üçüncü kişiler hakkında sonuç doğuracağına veya sürelerin derhâl işleyeceğine ilişkin özel hükümler saklıdır. Üçüncü kişilerin, kendilerine karşı sonuç doğurmaya başlayan sicil kayıtlarını bilmediklerine ilişkin iddiaları dinlenmez. Tescili zorunlu olduğu hâlde tescil edilmemiş veya tescil edilip de ilanı zorunlu iken ilan olunmamış bir husus, ancak bunu bildikleri veya bilmeleri gerektiği ispat edildiği takdirde, üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir.
Tescil kaydı ile ilan edilen durum arasında aykırılık bulunması hâlinde, tescil edilmiş olan gerçek durumu bildikleri ispat edilmediği sürece, üçüncü kişilerin ilan edilen duruma güvenleri korunur.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/15702 E. , 2017/7735 K.
“…
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde, keşideci borçlu ...'ın sair itiraz ve şikayetlerinin yanı sıra, takip konusu çekteki imzanın, bir dönem vekalet verdiği ve sonrasında azlettiği ...'na ait olduğunu, azilnamenin vekile tebliğ edilmesine rağmen yetkisiz olduğu dönemde imzaladığı çekten kendisinin sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek imzaya itirazda bulunduğu, mahkemece, imzaya itirazın reddine karar verildiği görülmüştür.
6102 sayılı TTK'nun "Tescil ve ilanın üçüncü kişilere etkisi" başlıklı 36. maddesinin son fıkrasına göre, tescili zorunlu olduğu hâlde tescil edilmemiş veya tescil edilip de ilanı zorunlu iken ilan olunmamış bir husus, ancak bunu bildikleri veya bilmeleri gerektiği ispat edildiği takdirde, üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir.
Somut olayda, 05.05.2014 keşide tarihli çeke dayalı olarak yapılan takipte, muteriz borçlu ... tarafından, ... 3. Noterliğince düzenlenen 07.06.2012 tarih ve 08500 yevmiye numaralı vekaletname ile ...'nun çek kesme ve çek keşide etme konusunda vekil tayin edildiği, bu vekaletnamenin yine ... 3. Noterliği'nin 23.01.2013 tarih ve 01223 yevmiye numaralı azilnamesiyle geri alındığı ve azilnamenin vekil ...'na 29.01.2013 tarihinde tebliğ edildiği görülmekle, takip konusu 05.05.2014 keşide tarihli çekin, ... tarafından, azilden sonraki yetkisiz olduğu dönemde imzalandığı anlaşılmıştır.
Diğer taraftan, mahkemece ... Ticaret Sicil Memurluğu'na yazılan müzekkere ile, 7022 sicil numaralı ...'ın, vekili ...'nu azlettiğine ilişkin olarak ilan yapılıp yapılmadığının bildirilmesinin istenmesi üzerine, ... Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 17.03.2016 havale tarihli cevabında, 7022 sicil numaralı, ... (...) ile vekil ...'nun tescile esas bilgilerinin çıkarılarak, kişilerin vekil olarak atanmasının ve azledilmesinin müdürlüklerince ilân edilmediğinin bildirildiği görülmüştür.
Bu durumda, ticaret sicil müdürlüğü yazısı da nazara alınarak, mahkemece, takip konusu çekin imzalandığı tarihte, düzenleyen tarafından, vekil ...'nun azledilmiş olduğu ve kendisine azilnamenin tebliğ edilmiş olduğu, ayrıca azlin ticaret sicilinde yayımlanmasına gerek bulunmadığı gözetilerek, borçlunun imzaya itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.”

  Avukat   -   Makaleler
0 0
0 yanıt   -  

Avukatlara soru sormak için